İklim krizinin sebep olduğu yıkıcı etkilerin sınırlandırılması için dünya çapında alınan önlemler üretim ve tüketim biçimlerini de değiştiriyor. Bu değişimlerin başında da fosil yakıtlara dayalı karbon yoğun iş kollarının dönüşmesi ve yeni istihdam alanlarının ortaya çıkması geliyor.

Türkiye kaçınılmaz olan bu değişim sürecinde adil dönüşüm planlarını hazırlamazsa, başta kömür, gaz ve petrol olmak üzere karbon yoğun sektörlerde çalışan işçilerin ve ailelerinin işsizlik ve zorunlu göç olmak üzere bir dizi sosyo-ekonomik sorunla baş başa kalma riski var.

Hazırlıksız, piyasa koşullarının insafına terk edilmiş, ani bir dönüşüm değil, aksine planlı ve adil bir dönüşümle, işçilerin taleplerini gözeten, insan onuruna yakışır, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayan, iklime uyumlu ve dirençli işler yaratabilir ve hiç kimsenin zarar görmemesini sağlayabiliriz.

Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta emek mücadelesi ile dayanışmamızı paylaşıyor ve adil bir dönüşüm süreciyle, emek hareketinin taleplerinin merkezde olduğu, fosil yakıtları geride bıraktığımız bir gelecek talep ediyoruz.

İmzacı kurumlar:

Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF-Türkiye), Ekosfer, İklim İçin 350 Derneği, İstanbul Politikalar Merkezi, İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği, Greenpeace Akdeniz, TEMA Vakfı, Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA), Yeşil Düşünce Derneği, Türetim Ekonomisi Derneği, Fosil Yakıtların Ötesi, Avrupa İklim Eylem Ağı, Yuvam Dünya Derneği, Mekanda Adalet Derneği.

FacebookTwitter